Mitomani nedir konulu bu yazımızda ufak tefek veya zararsız bazen de ‘’pembe yalanlar’’ denilen yalanlar haricindeki durumlardan bahsedeceğiz. Kimsenin faydasına olmayan bu yalanlar kişinin hayat tarzını oluşturur. Kişiler, dikkat çekebilmek, toplumda yer bulabilmek, kendini önemli hissettirmek adına devamlı ve nedensiz yalan söyler ve zamanla kendi söyledikleri yalana da inanır.
Mitomani Nedir?
Yalan söylemeden duramayan, gerekli gereksiz her durumda yalan söyleme ihtiyacı duyulan bu hastalık halk arasında ‘’yalan söyleme hastalığı’’ olarak geçer aynı zamanda tıp dilinde ise karşılığı ‘’Mitomani’’dir. Mitomani, psikolojik bir rahatsızlık olup hem kişiyi hem de çevresini olumsuz etkiler.Hiçbir gerekliliği yok iken veya kendisine herhangi bir kazanç sağlamayacağı halde yalan söyleme ihtiyacı duyan bu kişiler, bazen yalan söylediğinin farkında bile olmaz, söylediği yalana kendi de inandığı için herkesin de inanmasını bekler ve karşı bir görüş aldığında da ya agresifleşir ya da kendilerine inanılmadığı için alınıp saldırgan tavırlar gösterirler.
Mitomani Nasıl Anlaşılır?
Çağımızın belki de en büyük psikolojik rahatsızlıklarından olan mitomani’yi yaşayan kişiler, hasta olduklarının farkında bile değillerdir bu neden ile de kendilerinde bir problem olduklarını düşünmez ve tedavi olmaya sıcak bakmazlar. Yukarıda dediğim gibi basit, küçük veya gerekli yalanlardan ziyade sürekli, gerekli veya gereksiz yalan söylemekten bahsediyoruz. Bu yüzden bu kişiler; yalan söylemekten zevk alır ve yalan söylemekte ısrar ederler. Yalan söylemekten pişman olmayan bu kişilerin yalanlarında da herhangi bir bütünlük veya anlam bulunmaz.
Mitomani Hastasının Yakınlarına Düşen Görevler
Mitomani, günümüzde sıklıkla görülen ve ancak zaman içinde sıradan yalanlardan ayırt edilebilen bir süreç bütünlüğüdür. Bir mitomani hastası söylediği yalanları hasta olduğunu bilmeden, istediği için söyler. Bu neden ile psikolojik tedavi anlamında herhangi bir doktora başvurmayı aklısından geçirmez; çünkü hasta olduğunun farkında bile değildir. Hasta yakınları durumu fark ettiğinde sakin ve yumuşak tavırlar ile hastaya yaklaşmalı ve hastayı tedavi alma yönünde ikna edici konuşmalar yapmalıdır. Sinir ve kızgınlıkla hareket etmek, hastaya kırıcı sözler söylemek sadece hastanın bu tedaviyi reddetmesine yol açar.
This Post Has One Comment