Son zamanlarda sık sık adını duyduğumuz İstanbul Sözleşmesi nedir, kadınlara yönelik ve aile içerisinde olan şiddetin önlenmesi ve bu tür şiddetler ile mücadele amacıyla ortaya çıkan sözleşmedir. 11 Mayıs 2011 yılında İstanbul’da imzaya açılmasından dolayı adını buradan almıştır. 2014 yılında yürürlüğe giren bu sözleşmeyi ilk kabul eden ülke 12 Mart 2012 tarihinde Türkiye olmuştur.
Türkiye’nin sözleşmeyi 12 Mart 2012 tarihinde imzalamasından sonra 33 ülkede de bu sözleşme imzalanmıştır. Sözleşmeyi imzalayan 33 ülke, Arnavutluk, Finlandiya, Slovenya, Avusturya, Bosna Hersek, Hırvatistan, Belçika, Kıbrıs, Estonya, Fransa, Gürcistan, Almanya, Kuzey Makedonya, Yunanistan, İzlanda, İrlanda, Danimarka, İtalya, Lüksemburg, Monako, Karadağ, Andorra, İspanya, Hollanda, Norveç, Polonya, Romanya, Portekiz, San Marino, Sırbistan, Malta, İsveç ve İsviçre’dir. Sözleşme, Temmuz 2020 tarihinde 46 ülke tarafından imzalanmıştır ve bu 46 ülke içerisinden 32 ülkenin imzası onaylanmıştır.
İstanbul Sözleşmesi Önemi Nedir?
Sözleşmenin önemi, kadına karşı şiddet ve aile içi yaşanan şiddetler ile mücadele etmesidir. Bunun yanında mağdur olan tarafın haklarının korunabilmesini ve kişiye dair hiçbir ayrımcılık yapmaksızın haklarının korunacağını garanti eden ilk uluslararası sözleşmedir. Bu sözleşme, her türlü şiddet gören kişinin korunmasını ve her türlü şiddetin cezalandırılmasını ve gerekli politikaların izlenmesi gerektiğini savunmaktadır. Sözleşme kadına şiddete ve cinsiyete dayalı olarak ayrımcılık yapma konularını en kapsamlı şekilde ele alan tek sözleşmedir.
Sözleşme içerisinde kadına yönelik olarak yapılan şiddetleri ister kamusal bir alanda ister özel yaşam alanında meydana gelsin, kadına yönelik herhangi bir acı, ızdırap, zorlama, cinsel saldırı, psikolojik saldırı, ekonomik saldırı ve keyfi olarak kadını özgürlükten yoksun bırakma olaylarının hepsi kadına şiddet olarak ele alınmıştır.
Sözleşme aile içi şiddeti ise, mağdur olan kişi kendisine şiddet uygulayan kişi ile aynı evde kalsa da kalmasa da, eski veya şimdiki eşler arasında fark etmeksizin meydana gelen her türlü cinsel, psikolojik, ekonomik veya fiziksel şiddet aile içi şiddet olarak tanımlanmıştır.
İstanbul Sözleşmesi Genel Hatları Nedir?
İstanbul Sözleşmesi genel olarak 4 hattan oluşmaktadır. Bu hatlar,
Önleme
- Taraf olan devletlerdir. Önleme hattı ile, sözleşme içerisinde ele alınan her türlü şiddeti önlemeye yönelik yasal düzenlemeler ile mağdurun ihtiyaçlarını karşılayacak ve kültür, töre, din ve sözde namus gibi kavramların şiddete gerekçe olarak gösterilmesinin önüne geçilecektir.
- Şiddet ile ilgili halk içerisinde farkındalık oluşturma sağlanacak ve çeşitli kuruluşlar ile birlik olup farkındalık arttırılacaktır.
- Tüm eğitim seviyelerindeki kişilerin anlamasına yönelik müfredat sağlanacaktır.
- Mağdurların haklarının yanı sıra mağduriyetlerinin önlenmesine yönelik eğitimler sağlanacaktır.
- Aile içi şiddet uygulayan kişiler için, şiddete başvurmamayı öğreten eğitimler verilecek ya da yasal tedbirler alınacaktır. Özellikle cinsel şiddet uygulayan kişiler için, suçu tekrar etmemeleri adına eğitim programlarını ve yasal düzenlemeler uygulanacaktır.
- Sözleşme ile birlikte, bilişim sektörü, özel sektör ve medyayı kadına şiddeti önlemek ve kadına saygıyı arttırmak amacıyla bu sektörlerde politikalar oluşturulacak ve uygulanacaktır.
Koruma
- Taraf olan devletlerdir. Sözleşme, şiddet mağduru olan kişileri ve olaya tanık olanları şiddet eyleminden koruyacaktır.
- Sözleşme sonucunda alınacak tedbirler ile, kadınların güçlendirilmesi ve ekonomik bağımsızlıkları sağlanacak ve ihtiyaçlarının giderilmesi üzerine çalışılacaktır. Mağdurların şikayetçi olup olmaması bu kararı değiştirmeyecektir.
- Mağdurlar için konaklayabileceği barınaklar oluşturmak ve ihtiyaç anında yardımına koşulacaktır.
- Tüm şiddet mağduru kadınlara ve çocuklarına kadın destek hizmetlerini sağlanacak ve bu yönde çalışmalar başlayacaktır.
Yargılama / Kovuşturma
- Taraflar riskli olan durumlarda mağduru veya risk altında olan herhangi bir kişiyi koruyabilmek adına şiddet gösteren kişiyi uzaklaştırma yönünde yasal tedbirler almalıdır.
- Taraflar, şiddetin soruşturma süresi boyunca, mağdur olan kişinin cinsel geçmişi veya davranışlarıyla ilgili herhangi bir detay sunamayacak yasal düzenlemeler yapılacaktır.
- Sözleşmede imzası bulunan devletler, şiddetin yargılanma süresi boyunca, mağdurun çıkarlarını göz önüne alarak yasal tedbirlerini alacak ve hukuki kuralların izin verdiği şekilde mağdura destek sağlanacaktır.
Bütüncül Politikalar / Destek Politikaları
- Yukarıda sıralanan maddeler ile belirtilen tüm tedbirler kapsamlı olarak ele alınacak ve kadına karşı gösterilen her türlü şiddet için bütüncül bir mukabale içerisinde bulunulması sağlanacaktır.
- Taraflar toplumsal cinsiyetçilik konularındaki politikalarını hassasiyet ile sürdürmelidir. Kadın ile erkek eşitliğine ve kadınların güçlendirilmesine ilişkin politikalar düzenlenerek uygulanmalıdır.
- Şiddet kapsamlı olarak ele alınmalıdır ve mağdur kişinin hakları alınan tüm tedbirlerin merkezine konularak ilgili tüm aktörler de çözüme dahil edilmeli ve mağdur kişinin hakları korunmalıdır.
- Sözleşmede imzası bulunan devletler, devlet dışındaki kurumlar ve sivil toplum örgütleri, kadına şiddeti önleme çalışmalarını maddi olarak da desteklemelidir.
İstanbul Sözleşmesinin Kapsamındaki Suçlar Nelerdir?
İstanbul Sözleşmesi imzalayan devletlerin; sözleşme gereği, aşağıda belirtilen davranışlar görülmesi sonucunda davranışı uygulayan kişiye cezai veya hukuki bir yaptırım öngörmeleri zorunlu kılınmaktadır. Bu davranışlar şöyle sıralanabilir,
- Aile içi şiddet (fiziksel, psikolojik şiddet, ekonomik veya cinsel şiddet)
- Taciz amaçlı gerçekleşen takip
- Cinsel şiddet
- Cinsel taciz
- Zorla evlendirme
- Kadınların sünnet edilmesi
- Kürtaja zorlama
- Kısırlaştırmaya zorlama