Son depremler ile birlikte yeniden Depreme ne kadar hazırlıklıyız? Sorusu sıkça sorulmaya başlandı. Bu soru ülkemizde herkesin kafasını kurcalamakta. Bu soruya kendimce cevap vermek istiyorum. Öncelikle depremin nasıl meydana geldiğine bakalım. Deprem; yeryüzündeki fay hatlarının bir kısmının veya hepsinin kırılmasıyla ortaya çıkan doğal afettir.
17 Ağustos Depremi İle Sarsıldık
Ülkemizin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi 1999 yılında çok acı bir şekilde vuku buldu. 17 Ağustos 1999 yılında, 7,4 şiddetinde gerçekleşen depremde çok sayıda can kaybı yaşandı. Ancak bu depremden 20 yıl geçmesine rağmen halk olarak hiçbir ders almadık. Yine sayısını bilmediğimiz gökdelenler, çarpık kentleşmeye bağlı olarak yapılan gecekondular ve çürük binalar her yeri kuşattı. Sadece, rant uğruna plansız programsız yapılan binalar insan yaşamını tehdit ediyor. Geçen yirmi yılda deprem toplanma alanların yapılan alışveriş merkezleri, parklara yapılanlar gelecek adına umuttan çok ; karanlık vadediyor. Bu konuda yetkili olanların umursamaz tavırları olaya tuz biber ekiyor.
Deprem Eğitimi ve Bilinçlenme Şart
Türk halkını bilinçlendirmek adına, kısa kısa depremde yapılması gerekenler ile ilgili videolar çekilmesi gerekmekte. Sadece depremin olduğu esnada değil değil yaşamın her bölgesinde eğitimler verilmeli yetkililerin bu eğitimlerin içinde bulunmaları sağlanmalıdır. Deprem çalıştayları ile bilim insanları bir araya gelinerek çözüm yolları aranmalıdır. Okullarda deprem tatbikatları yapılarak öğrencilere bilinçlendirme adına eğitimler verilmelidir.
Ülkemiz fay hatlarının yoğun olarak bulunduğu dilimde olduğu unutulmamalı ona göre tedbirler alınmalıdır. Ulaşım ve haberleşme ağı en yüksek seviyeye getirilmeli, afet anında insanların daha kolay haberleşmesi sağlanmalıdır. Bu çabalar kısa vadede olmasa da uzun vadede çok fayda sağlayacağı muhakkaktır. Bu cümle herkesin kafasında yer etmelidir.
“Deprem öldürmez çürük yapılar öldürür.”
”Türkiye’de Deprem Riskinin En Fazla Ve En Az Olduğu Yerler” yazımıza gitmek için TIKLA